YouTube artık dünyanın nabzını tutan en büyük platform halini aldı. Haftanın yedi günü, günün yirmi dört saati online olarak, güncel olan ne varsa YouTube’da bulabilmek artık mümkün hale geldi. Hatta bu açıdan YouTube için ikincil bir arama motoru gözüyle bile bakabiliriz. Bu hali ile YouTube’da olan en ufak bir tuhaflık, bir haber haline gelebiliyor. Sıradaki yazımızda bu ufak bir tuhaflıgın haberi ile ilgili.
YouTube dünya sıralamasında en çok takip edilen ilk üç sosyal medya kulvarı içersinde bulunuyor. Bunların arasında video servisi olarakda, YouTube en başı çekmekte. Dolayısıyla YouTube üzerinde olan en ufak degişiklik, oldukça yougun bir kitleyi, bir hayli ilgilendiridiyor. Bu değişikliklerden en büyügünü, YouTube’ın hem izleyiyici kitlesi, hem finans kaynagı olan reklamlaverenler, hemde bizzat YouTube’ın kendisi, hiç beklenmedik şekilde ve hoş karşılamadıgı malum olarak yaşamıştı. “YouTube’ın reklam krizi” olarak hemen her yerde yayınlanan bu değişiklik, gerçekten YouTube tarihine belkide en büyük deprem olarak geçmişti. Bu reklam krizi olayını kısaca hatırlamak istersek, YouTube bildiğimiz üzere içeriklerini, içerik üreticilerden alan bir video sitesi. Yani genel olarak kurallara uymak kaydı ile hemen herkes bir YouTube kanalı açıp video yayınlayabiliyor. Bu yayınlanan videolar standart olarak YouTube topluluk kurallarına uymak zorunda olsa bile, İngiltere’de haber ajansları YouTube içerisinde yayınlanan videolarda ırkçılık propagandası, şiddet, uyuşturucu madde kullanımına özendirme ve cinsellik gibi içeriklerin yayınlandıgını tespit etmiş ve bu gelişme reklam verenler tarafından hiç hoş karşılanmamıştı. Zira YouTube’ın ana finans kaynagı olan reklamlar, bu topluluk kurallarına uymayan videolarda yayınlanıyor, dolayısıyla reklam veren şirketler “bu içerikleri destekliyormuş” gibi bir görüntü ortaya çıkıyordu. Sonuç bir skandal oldu ve dijital reklam şirketlerinin bir çogu başta olmak üzere, YouTube’ın daimi müşterileri arasında bulunan 130’dan fazla şirket reklamlarını YouTube’dan çekme kararı aldı akabinde sorun düzelene kadarda reklamlarını YouTube’da yayınlamayacaklarını açıkladılar. YouTube tarihindeki en sansasyon niteliği taşıyan bu durum, YouTube’ı, kendisi kabul etsede etmesede bayağı bir sarstı. Zira hem YouTube, hemde YouTube üzerinden videolarını yayınlayan içerik üreticiler, bütün gelirlerini bu reklamlardan sağlamaktaydılar.
YouTube, bu kötü durumu düzeltmek için bir takım önlemler güncellemeler ve çogunu burdan duyurdugumuz yeniliklere imza atarak ,başındaki bu krizi en kısa yoldan aşma yoluna girişmişti. Ki nispeten başarılı oldu da. Bu da, şuan hala kısmi olarak reklam görebiliyor olmamız bunun kanıtı. Yenilenen reklam anlaşmaları oldumu? bunlar eski reklamlarmı? yada reklam cephesinde neler oldu? bunlar YouTube yetkilileri haricinde kimsenin bilemeyecegi detaylar elbette. Fakat net olan bir şey var ki, bu krizin artçı etkileri hala sürmekte. Bu etkilerden en normal olanı, elbette herkesin gözünün YouTube’da olması. Yani en ufak degişiklik ve en minimal radikal durum bile, YouTube cephesinde yeni bir depremmi oluyor? soru işaretlerini akla getirdi. YouTube elbette bu durumu atlatma çabasında ve aslında kendilerinin açıklamalarına göre de durum aslında o kadar kötü degil. Sadece istenmeyen bir durumun fazlaca abartıldıgı yönünde. Fakat elbette bu gelişmeleri gözardı etmediklerini, gereken önlemleri aldıklarını, kendisiyle çalışanların (hem içerik oluşturucular hem reklam verenler açısından) kaygılarını fazlasıyla anladıklarını, bundan sonra yeni bir yol izleyeceklerini belirten açıklamalarda bizzat kendilerinin yaptıkları duyurular arasında. Zira bu duyurularla da tezat oluşturmayan, dediklerini birebir destekleyen uygulamalarıda bir bir hayata geçirdiler. Bunların başında YouTube içeriklerinin kontrolunun daha hassas olması, içeriklerin reklamveren dostu olup olmaması konusunda, öncelikle bir inceleme bölümü oluşturmaları, YouTube videolarından para kazanmak için yeni kriterler eklemeleri gibi uygulamalar sayılabilir.
YouTube’da Yeni Dönem
Bütün bu gelişmeler ile birlikte YouTube yeni bir döneme girdi diyede düşünebiliriz. Zira depremin bpyutları ve arkasından gelen sürekli değişimler, YouTube ile bir hayli ilgili olan dünya genelinde çogu insan tarafından oldukça önem taşımakta ve sürekli yenilikleri takip ettikleri de aşikar. Bu yeni dönemdeki en ufak bir güncelleme yada tuhaflık iyi bir gelişmemi yoksa kötü bir gelişmemi şeklinde akılda ister istemez soru işaretleri bırakıyor. Neyseki şuana kadar olan güncellemelerin hemen hepsi, yeni YouTube döneminin oldukça sağlıklı geçecegine dair sinyaller vermekte. Zira herşey çok daha kontrollü ve düzenli gözüküyor. Fakat bir çok yeniliğin de alışkanlık gerektiricegide ayrı bir gerçek. Bu alışkanlıkların en dikkat çeken ilk ikisi; birincisi, daha çok teknik olmakla birlikte bahsettiğimiz videolardan para kazanma kriterleri. Artık YouTubedan para kazanabilmeniz için, öncelikle YouTube’ın ve reklamverenlerin güvenini kazanmanız gerekiyor. Ve bu durum her anlamda çok daha zor. İkincisi ise, muhtemelen tecrübe etmiş olabiliceginiz gibi yeni arayüz. YouTube yeni arayüzünü önce kademeli şekilde test etmiş, şimdiki zamanda ise kısmen yayın hayatına başlatmış bulunuyor.
YouTube adımları sadece bu iki durumdan ibaret degil elbette. Daha bir çok yenilik YouTube’ın gündemine gelmiş, adeta bu reklam krizini unutturmak ister gibi, daha önce duyurusu yapılan ne kadar proje varsa, birer birer hayata geçirilmişti. Tamamen YouTube’a ait bir TV istasyonu, çevrımdışı da videoları izleme imkanı sunan YouTube GO projesi, sosyal sorumluluk projesi kapsamında degerlendirilebilicek, “Değişim İçin YouTube” etkinlikleri bu yenilik bazındaki adımlara örnek olarak gösterilebilir. YouTube, sürekli büyüdüğünün ve dünya çapındaki konumunun farkında olarak, attıgı adımların yanında, sürekli olarak, hatalarından ders almış ve tamamen güvenli bir çevrimiçi sistem konumunda. Fakat burda ikna etmesi gereken tabiki biz değil, reklamverenlerin kendisi. Ne var ki YouTube, düzenli aldıgı eleştiri bombardımanlarının, “şimdilik” önünü kesmiş gibi görünse, bile gün geçmiyor ki bir tufahlık yaşanmasın. Reklam krizi sonrasında da YouTube bir çok eleştiri ve suçlamaya maruz kaldı. Bunların arasında “wannacry” virüsünün yapım aşamalarının YouTube’da sergilenmesine göz yumulması, LGBT içeriklere ayrımcılık yapması gibi eleştiriler, uzun süre YouTube gündemini meşgul etmiş başlıklar haline geldi. Ne var ki YouTube, attıgı büyük ve titiz adımların karşılıgını görerek, bütün bu eleştirileri bir şekilde bertaraf etmeyi başardı ve gözlemlenildiği kadarıyla, şuan yeni dönemi diyebilicegimiz süreçte, tekrar eski parlak günlerine çok daha emin adımlarla ilerliyor gibi görünüyor.
YouTube marka değerini korumak ve kaybettiği reklam verenleri geri kazanmak adına teknik güncellemeler, içerikleri yayınlamak için yeni şartlar gibi genel değişikliklerin yanı sıra, dünya genelinde de bir takım girişimler üzerinde adını duyurma yoluna gitti. Bu girişimler “daha güvenli bir internet” teması kapsamı içerisinde değerlendirilebilecek, internetin daha dogrusu YouTube’ın, çok daha güvenli ve güvenilir bir marka intibasını yaratmak amacıylamı yoksa zaten halihazırdaki projelerin dogru zamanlama ile hayata geçirilimesi dogrultusunda yapıldı bilinmez. Fakat hedef, belirledikleri “güvenli YouTube” olması bir yana, bu güvenli YouTube’ı mümkün oldugunca dünyaya, dolayısı ile reklamveren markalara duyurma misyonunu oldukça ciddiye aldıgı belli. Zira “Değişim İçin YouTube” etkinliklerini, dünya çapında, bütün medyada tabiri caizse göze soka soka duyurdular. Bu hareketle “bakın YouTube olanlardan üzgün ve gerekli önlemleri aldı, artık tekrar bize dönebilirsiniz” manasını çıkartmak mümkün. Bütün bu adımlar YouTube’ın finansal anlamdaki kayıplarını ve kaybettiği iş anlaşmalarını, daha dogrusu reklamverenleri geri kazanmak adına attıgı girişimlerin bir parçası halinde. Fakat belirttiğimiz gibi çogu sosyal medya denetleme kurumunun, gazetelerin gözleri üzerinde çünkü sözkonusu reklam krizine yol açan durumlar oldukça ciddi ve kapatılması bir hayli zor gibi görünen durumlar. Ve haliyle herkes YouTube’ın bu işin üstesinden nasıl gelecegini bilmek istiyor. Ve YouTube üzerindeki en ufak beklenmedik durum, belirttiğimiz gibi herkeste bir acaba? sorusu sormasına yol açıyor.
Oyun Ve YouTube
Bu “acaba?”lardan bir tanesi, geçtiğimiz dönemlerde yaşandı. Bildiğimiz gibi YouTube, ana metası video olan, fakat videolarının ana teması bulunmayan çok geniş içerikli bir yapı. YouTube içerisinde modadan habere, belgeselden oyunlara kadar hemen hemen bütün içerikleri bulabilmemiz mümkün olabiliyor. Bu içeriklerden belli başlı kategorileri olan var ki, YouTubeyi sırf bunlar için kullananlar dahi var. Özellikle bunların arasında özellikle genç nesil için en olmazsa olmazlardan biri olan “Oyun” başlıgı çok büyük bir yer kaplamakta. Gerçekten oyun endistrüsü ve YouTube, artık bir bütün gibi. İkiside birbirileri için vazgeçilmez konumda. Oyun dünyasının bütün demirbaş diyebilicegimiz isimleri, Sony, Playstation, Konami başta olmak üzere, YouTube ile oldukça yakın ve ilgililer. Çünkü oyun dünyası bildiğimiz dünyaya paralel fakat farklı bir dünya diyebilicegimiz, sürekli aktif, sürekli yenilik içeren ve daimi takipçileri bulunan apayarı bir kulvar. Oyun içi videolar, yeni çıkan oyunların trailer’ları, oyunların tam çözümleri gibi oyun içerikli videoların yanında, YouTube, oyun dünyası için bir numaralı tanıtım markası halinde. Bu yüzden YouTube reklamları arasında mutlaka ama mutlaka oyun reklamları görmüşsünüzdür. Çünkü YouTube’ın sadece içerik olarak degil, reklamverenleri olarak da oyun şirketleri, YouTube ile ciddi bir ilişki içinde. Bu herzaman böyle olmuştur. Yani açıklamaya çalıştıgımız üzere, oyun şirketleri için, YouTube çok önemli oldugu gibi, YouTube içinde, oyun şirketleri oldukça önemlidir. Bu durum ufaktan en büyüge olmak üzere, çogu oyun şirketi hatta dijital oyun platformları olan Steam, Orijin gibi kulvarlar içinde geçerlidir. YouTube içerisinde bu kadar önemli bir durum varken, son günlerde yaşanan bir tuhaflık herkese yeniden acaba dedirtti.
Oyun şirketleri, genellikle yeni bir oyun yayınladıkları zaman, bunu ilk tanıttıgı kulvar YouTube olur. Zira takipçilerinin de çogu ürün gibi, merak ettikleri bir oyun oldugu zaman baktıkları ilk yer YouTube’dır. Bu oyunların, genellikle trailer’ı ve oyun içinden kısa kısa görüntüler yayınlanır. Gelen tepkiler oyun şirketleri tarafından dikkatle takip edilir. Bunun amacı, geri bildirimleri değerlendirip, oyun içi son düzenlemeleri bu bildirimlere göre ayarlamak, oyuna olan ilgiyi takip etmek, bir takım pazarlama taktikleri geliştirmek ile ilgilidir. Son günlerde ise oldukça alışılmamış bir durum yaşandı. Dünyanın en ünlü ve büyük oyun şirketleri beklenmedik bir karar alarak, YouTube hesapları altına atılan yorumları tamamen engellediler. Bu ilginç ve şaşırtıcı karar oldukça ses getirmiş durumda. Yorumların kapatılması dışında, olağan dışı bir şey yok fakat bu hali ile bile oldukça beklenmedik bir durum ortaya çıkmış oldu. Dünyanın en ünlü oyun şirketlerinden Nintendo ve PlayStation başta olmak üzere, hiçbir bu şirketlere ait YouTube platformunda, yorum yapabilme özelliği aktifliği şuan için geçerli degil. Şirketlerin bu tuhaf kararı geniş çaplı olsa bile, global halde yani tüm dünya için geçerli degil. Daha çok Japonya hesapları için geçerli olan uygulama, birçok kişinin dikkatini ve doğal olarak tepkisini çekmiş durumda. Bütün bu durumlar YouTube içerisinde yeni bir gelişme olacak (Belkide yeni bir deprem?), ona bir önlemmi? yoksa ülkesel bir kısıtlamamı? şeklinde akla soru işaretleri getiriyor. Zaman içerisinde hem oyun, hemde YouTube tarafında nasıl gelişmeler olacagını hep birlikte takip edip, göreceğiz.
Leave A Comment