Sayfa İçeriği
YouTube’ın son zamanlarda aldıgı eleştirilerin ardı arkası kesilmiyor. Hemen hemen her gün farklı kulvarlarda ve farklı boyutlarda eleştiri veya suçlamalara maruz kalan YouTube, bize göre tüm zamanlarının en sıkıntılı günlerini yaşıyor. Bütün bunların yanında, YouTube ise her bir suçlama veya eleştiriye profsoyonel ve resmi cevaplar vererek marka değerini koruma çabasını gayet stabil şekilde sürdürüyor diyebiliriz.
Son günlerde YouTube’a yapılan en büyük eleştirilerden biri, korsan müzige teşvik etmesi yönünde. YouTube, bu eleştirilere dialog yada sözcü vasıtası ile degil, direkt olarak birebir istatistik sonuçları olarak gayet net bir cevap ortaya koydu.
Bildiğiniz gibi YouTube, genellikle içerik üreticileri tarafından sık sık hedef gösterilen bir site. istatiksel olarak dünya genelinde her 24 saatte yaklaşık 1 milyar saat kadarlık içerik izlediği platformun, lisanlı içeriklerin satışını kötü etkilediği iddiası son zamanlarda oldukça gündeme getirilmişti. Özellikle müzik ve produksiyon dünyasından bu konuda oldukça şikayet alındıgı iddiaları var. Ancak belirttiğimiz gibi YouTube, buna cevap olarak istatistik göstermeyi tercih etti ve Google tarafından yayınlanan güncel istatistiklere göre YouTube, lisanlı içeriklere zarar vermemesi bir yana, üzerine ek olarak bir de korsana olan ilgiyi azaltıyor.
YouTube Korsan İçeriğe’mi Yönlendiriyor?
RBB Economics tarafından yapılan istatistik sonuçları, eleştiri sebebi olan iddiaların tam tersi yönünde. İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya’dan ortalama 6 bin kişiden topladıgı verileri istatiksel olarak yayınlayan RBB Economics, kullanıcılara YouTube olmasa ne yapacaklarını dair sorular yöneltti. Katılımcıların yüzde 85’i, şayet YouTube olmasaydı korsan içeriklere yöneleceklerini söyledi. Yani aslında işin gerçegi, iddiaların tersine aslında YouTube olmasa, lisanlı içeriklerin satışı artmayacağı gibi, kullanıcılar korsan içeriğe daha çok yönelecek. Özellikle müzik videolarının siteden kaldırılması halinde korsan içeriğe olacak yönelmenin çok kısa sürede hatta neredeyse bir anda yüzde 29 artacağı söyleniyor.
Özetle Google’a göre YouTube, müzik dünyası, film dünyası ve benzer içerikler için korsanla mücadele kapsamında zarardan çok yarar sağlıyor. Bu tarz yayınlar için bildiğimiz üzere korsan satışlar birinci dereceden en büyük zarar olarak değerlendirilir. Ayrıca kısmen koruyucu kanunlar olsa bile korsan dünyasının tamamının önüne geçmek yani bir başka değişle korsanı engellemek, hele hele günümüz zaman şartlarında imkansıza yakın bir durumda. Resmi olmasa bile internete düşmüş bir yayının hemen her şekilde kopyasını bulmak ve de edinmek mümkün olabiliyor. Durum bu şekilde olunca YouTube’ın üstlendiği misyon bir adım daha öne çıkıyor. Böylelikle hem kullanıcının korsana tenezzül etmesi önleniyor, hemde içeriklerin daha geniş kitlelere ulaşması sağlanıyor. Ki internet kullanıcıları pratikliği ve hızı sever. Yani ulaşmak istediği içeriğe en kısa yoldan ulaşma refleksi taşır. Bu açıdan da YouTube’ın günümüzde alışkanlık halini aldıgını göz önünde bulundurursak, pratiklik anlamında da ekstra bir avantaj içerisinde ve bu avantaj vesilesiyle eleştirilere daha kolay yanıt verebilme durumu içerisinde oldugunu söyleyebiliriz. Yapılan bu korsan mücadele, içeriği üreten sanatçı vs. gibi direk içerik sahibi ile birlikte içerikten gelir elde eden menajer vs. gibi ikinci aşamada içerik üzerinde hak sahibi bireyler tarafından eleştiri oklarına maruz kalmasının bir sebebi var. Bildiğimiz gibi YouTube, ekstra bir abonelik opsiyonları dışında (YouTube Red olayını hatırlatalım, ücretli abonelik sistemi) ücretsiz bir sistem. Genellikle gelirinide reklemlardan sağlar. Her ne kadar YouTube İş Ortagı Programı vasıtasıyla bu gelirlerini içerik üreticileriyle paylaşsa bile, her markanın bu programa bir ortaklıgı olmayabiliyor. Buda içeriklerin ücretsiz yada içerik üreticisinin sosyal medyada içeriklerini yayınlama hakkını verdiği kurumlara gelir sağlaması anlamına geliyor. Haliyle buda bir eleştiri ortamı ortaya çıkarmış.
Bütün bu eleştiriler için Google basit bir deneme dahi yapmış, bazı şarkıları belirli bir süreç için yayından kaldıran Google, sözkonusu şarkıların Spotify üzerinden çalınma oranını değerlendirmiş ve verilere göre herhangi bir artış olmamış. Bu sonuçta Google’ın lehine olarak, tartışmalarda haklı konuma geçmesini sağlamış. Bir başka deyişle, tüketiciler ulaşmakta oldukları eserlerin YouTube’da olması yada olmamasına pek aldırış etmiyor. Bu durum kullanıcı gözüyle, biraz önce belirttiğimiz durumla birebir örtüşse de, yayıncı çıkarları için kanıt istenen bir durum olarak görünüyordu. Google, daha dogrusu YouTube ise, istatistiksel olarak bu kanıtı elde etmiş görünüyor.
Bu eleştirilerin bir başka çıkış noktası ise telif ile alakalı diyebiliriz. Bir çok müzik markası, sanatçı vs özetle yayıncılar Vevo gibi portallarla anlaşmalı oldugu için, genel olarak yayınlarından kar elde edebiliyorlardı. Bunun yanında, şayet bu tarz bir oluşum mevcut degil ise, söz konusu sanatçının spam videoları, bir şekilde üretilip yayınlanması mümkün olabiliyordu. Her ne kadar YouTube için spam kelimesi yasaklılar listesinde bir numaradaki kavram olsa bile, bunun bile önüne geçebilen yayıncılar hala mevcut durumda. İşte bütün bu çelişkiler, YouTube eleştirilerinin ana temelini oluşturuyor. Ne varki YouTube aldıgı bütün eleştirileri, bütün krizleri atlatma konusunda sürekli yeni adım atmasına ragmen, eleştirilerin hergün yeni bir yüzü ortaya çıktıgı da bir başka gerçek.
YouTube Trend Videoları
Şimdide bu eleştirilerin müzik tarafından degil, en azından sadece müzik olarak degil, genel olarak içerik yayıncılarının tamamını kapsayan bir eleştiri ve sonuç olayından bahsedecegiz. Trend kavramı, günümüzde moda kelimesinin karşılıgı olarak nitelendirilebilir. Bildiginiz üzere zaman içerisinde bazı kavramlar populer olurken, bazı yenilikler ani şekilde gündem oluşturur. Bu genel mantık YouTube içinde geçerlidir. Yani YouTube, orjinal buldugu yada mevcut içerikler arasında ilgi çeken bir video algıladıgı takdirde bunu ön plana çıkarır, ön plana çıkan videoda gitgide daha çok yükselir. Buda YouTube’ın trend algoritmasını oluşturur. Yani YouTube’ın da kendi içinde bir trend mekanizması vardır. Bu mekanizma sadece terimsel anlamda degil, kategori olarakta YouTube içerisinde mevcuttur. Hemde gelişigüzel bir kategoriden öte, YouTube’ın daha ana sayfasında yer alan önemli bir kategori bölümüdür desek, yanlış bir yorumlama yapmış olmayız. Nitekim YouTube’ı ilk açtıgınızda belki dikkatinizi çekmiştir, ilk gördügünüz videolar Trend Kategorisi adı altında yayınlanan videolardır.
YouTube Trend Videoları, en çok izlenme almış, en çok ilgi çeken videolardan oluşur. Buradaki Trend Videoları’na girme olayı bu kriterlere baglı oldugu gibi, beslenmesini kullanıcı verilerinden alır. Yani çok eski, ünlü bir videonun Trend olabilmesinin yanında, YouTube’a yeni başlamış bir içerik oluşturusucunun videosuda, bir anda kendini Trend Videolar arasında bulabilir. Trend Videolar genellikle sabit olmaz. Zira izlenme durumlarına göre sürekli güncellenirler. Yani izlenme almış bir video, sadece izlenme almaya devam ettiğgi sürece bulundugu noktada kalabilir. Şayet bu durum olmaz ise, yerine yeni yeni izlenme almış başka bir video gelir. Bu yapı YouTube’ın daima canlı ve güncel kalmasının anahtar fikri ve yapısıdır.
Şimdi buraya kadar bilgisini verdiğimiz Trend Videolar açıklamaları, YouTube Trend akışının normal ve standart yapısıdır. Fakat son güncellemelerdeki bazı teknik sorunlar, daha dogrusu içerik üreticilerine göre sorun oldugu düşünülen durumların ortaya çıkması, YouTube’ın son zamanlarda aldıgı sert eleştirilerden birinin merkezi konumunda.
Eski Sorunlar
Hatırlarsanız çok kısa bir süre öncesi YouTube genel çaplı bir algoritma değişikligine gitmiş, izlenimler alışılageldik şeklinden bambaşka bir şekilde işlenmeye başlamıştı. Daha net bir örnek verelim, 5 milyon aboneli bir kanalınız oldugunu hayal edin. Attıgınız video, attıgınız gün içerisinde standart şekilde 10.000 kişiye ulaştıgını farzedelim. İşte bu yeni algoritma ile attıgınız video 1000- 2000 kişi tarafından anca izleniyordu. Ve bu YouTube’ında sonradan kabul ettiği şekilde, teknik bir hatadan kaynaklanıyordu. Zira biri sizin kanalınıza abone oldugunda ve video yayınladıgınızda o kişiye yayınladıgınız video üzerine bir bildirim gider. Takipçileriniz bu şekilde yaptıgınız aktivitelerden haberdar olurlar. İşte o sözkonusu teknik hata bunu yapmıyordu. Abonelere bildirim gitmiyordu yani. Kimsenin kimseden haberi olmadıgı bir YouTube ortaya çıkmıştı. Ki bu durum yüzünden YouTube içerisinde yüksek aboneli kanallardan çok şiddetli itirazlar, kanalımı kapatacagım tehditleri gibi sayısız protesto yükselmişti. Ne varki aradan çok süre geçmeden bu hata düzeltildi. Bu düzeltilme evresinde dahi, dogru çalışmayan bir çok özellik içerik üreticilere saç baş yoldursada nispeten zamanla herşey yoluna girmişti.
Şimdi bunu hatırlatmamızın sebebi aynı algoritma hatası nedeniyle olan “dogru çalışmayan algoritma” sorunu Trend videolar içinde geçerli oldu. Bu teknik bir sorun gibi gözüküyor. Fakat YouTube tarafından buna herhangi bir cevap verilmemesi biraz kafa karıştırıcı. Yoksa izlenen Trend videolar gerçekten bunlarmı? yoksa yeni bir degişiklik olacak, bu olanlar onun habercisimi? YouTube yeni bir algoritma değişikliginemi gidiyor? gibi sorular şimdilik havada kalırken, Trend videolar ya güncellenmiyor yada çok sık güncelleniyor gibi, standart YouTube düzenine göre biraz tuhaf bir durum hakim. Ülkemizde bu durum şimdilik çok göze batmasa bile, özellikle ingiltere ve Britanya civarında ülkelerinin YouTube portallarında bu sorun mevcut.
YouTube Trend Videoları, adı üzerinde Trend konuları içerirler, ülkemizde Trend Videolar, genellikle bildiğimiz üzere ya önde gelen YouTuberler’ın yeni videoları, ya gündeme ilişkin haberler yada dizi, film gibi içerikler oluyor. Trend Videolar’a çıkmak kolay bir işlem degildir. Zira belli bir bölgeyi degil, tüm ülke genelindeki izlenimleri baz alır. Mesela en son “stress çarkı” konusu gündem olmuş ve Trend Videolar’a çıkmıştı. Akabinde bu konu üzerinde bir çok video üretildiği için, Trend Videolar’da kalması uzun sürmedi. Çünkü mantık basit; izlenimler tek bir videoya degil, bir çok videoya bölündü. Bu şekilde bir mantıkla çalıştıgını belirtmemiz, sanırız Trend Video kavramıyla ilgili anlatmadıgımız bir nokta kalmaması adına yeterli olmuştur. Bununla birlikte, Trend videoların tek değişkenliği izlenim, begeni gibi kullanıcı verileri üzerine olup, başka hiçbir etkeni yoktur. Mesela Zamanlama gibi. Trend videoların haftalık, günlük vs gibi değişmesi zorunlulugu yoktur.
Bütün bunların yanında hem Trend videolarda, hemde genel kullanım olarak dileriz YouTube sorunsuz bir süreç geçirir. Çünkü bu işten gelir sağlayan bir çok kişinin yanı sıra, günü geliyor tek eğlencemiz bu site olabiliyor, o açıdan sorunsuz çalışmasını dilemek, en normal dileklerimizden biri olması, gayet dogal bir durum haline gelebiliyor.
Leave A Comment