YouTube Başınızı Belaya Sokabilir mi?

//YouTube Başınızı Belaya Sokabilir mi?

YouTube Başınızı Belaya Sokabilir mi?

YouTube artık günümüzde, bir internet sitesi olmakla birlikte, aynı zamanda hayatımızın da çok yakın bir parçası haline geldi. Öyle ki Kuralları, cezaları, yaptırımları sanal boyutlardan, gerçek hayatımıza geçmesi bile mümkün olabiliyor. Aslında bakarsak içeriğini tamamen gerçek insanlardan ve gerçek hikayelerden alma pratiğini kendine ilke edinen YouTube’ın, hayatımıza ilk somut etkisi bu degil. Para kazanabilme imkanı sunması ile, reklam sektörü için devrim niteliğinde bir adım atmış, sanal dünyadan gerçek dünyaya bir köprü olma anlamında bir ilki gerçekleştirmişti. Yazımızın konusu ise bu olumlu durumun tam tersi, YouTube’ı dogru kullandıgımızda, eğlenebildiğimiz, insanlara ulaşabildiğimiz hatta para kazanabildiğimiz gibi, yanlış kullanımda ise başımıza hiç tahmin etmeyecegimiz ve muhtemelen istemeyecegimiz “gerçek” sonuçların gelmesi zor ve yaşanmamış bir durum değil.

YouTube, güvenli bir çevrimiçi ekosistem kurma politikası geregince, kullanım alanında bir dizi kurallar belirlemiştir. Bu Kuralları, Telif ve Topluluk Kuralları olarak ikiye ayırmamız mümkün. Telif Kuralları dediğimiz olay, en basit şekliyle açıklarsak, başkasına ait bir içeriği, kendisinin izni olmadan kullanmamız demek oluyor. Ve kati süretle yasak. Bize ait olmayan bir içeriği bize aitmiş gibi yansıtmak, bir başka deyişle YouTube’da mevcut olan bir içeriği tekrar YouTube’a kendi içeriğimiz gibi yayınlamak Telif Hakkı İhlali’ne girer. Ve YouTube Kuralları geregince bu yaptıgımız spam kategorisi içinde değerlendirilir. Bu içerik ve telif konusu hassas ve göreceli bir durum aslında. Sabit noktası ise, mutlaka bize ait orjinallik içermesi gereksinimi. Yani bir başkasını taklit edebiliriz mesela, fakat bir başkasının resmini koyamayız.. gibi. Bilerek yada bilmeyerek bu telif Kurallarından birini ihlal ettiğimiz takdirde, YouTube tarafından bir takım yaptırım ve cezalara maruz kalırız. Şayet bu durumu daha önce tecrübe etmişseniz, Telif Okulu terimide size hiç yabancı gelmeyecektir. Dediğimiz gibi, şayet YouTube tarafından bir uygun görülmeyen bir telifsel durumumuz oldugunda, en hafiften, en ciddi sonuçlara kadar bir takım hoş olmayan cezalarla ugraşmak zorunda kalırız. En hafif olarak, tabi ki ilk başta videomuz kaldırılır ve üç aylık bir, YouTube tarafından gözüm üzerinde manasına gelen bir sürece gireriz. Bize öncesinde uyarıldıgı gibi, şayet bu telifsel içerikleri yüklemeye devam ettiğimiz takdirde ise, hesabımız artık hesabımız sıfatında olmayabilir. Hatta artık hesap dahi olmayabilir. Zira artık YouTube tarafından yasaklı durumuna düşersiniz ve hesabınız kapatılır. Yeni hesap açmanızda yasaklanır. En basitinden başımıza gelebilicek durum bu şekilde. Fakat senaryo bundan çok daha agırda gerçekleşebilir. Mesela ne olabilir? diye bir empati yaparak düşünelim. Bir videomuz var, biri sizden habersiz, sizmişsiniz gibi almış ve kullanmış videonuzu. Buda sanal ortamda bir nevi gasp demektir. Bu durumda, videoyu kaldırtmaktan, yasal ve hukuki yollara başvurmaya kadar bir takım hakları size vermiş oluyor. Yani evet, telif sorunları yüzünden başınız hukuksal anlamda da derde girebilir. Özellikle telif ihlali yapan videonuzu, inatla aslında bu benim videom şeklinde haksız oldugunuz halde, hak iddia ettiğiniz takdirde. Buradan da şayet başınıza böyle bir durum geldiği takdirde, asla böyle bir adım atmamanız gerektiği şeklindeki uyarımızıda yapmış olalım.

Bununla birlikte bilmeyerek de telif hakkı ihlali yapmış olabilirsiniz tabiki. YouTube bu konuda sistematik davranır. Yani durumunuzu, olabilmesi mümkün görüp, belirttiğimiz gibi size iki defa hata yapabilme şansını tanır. Bu süreç içinde şayet ekstra bir ihlal olmadıgı takdirde de ceza süreniz biter ve hesabınızın sicili tekrar ilk günkü kadar tertemiz hale döner.

Bu telif ihlali sorunları yüzünden başı hukukla derde girmeyen yok sanıyorsanız, oldukça yanılıyorsunuz. Zira özellikle film sektöründe bu konuda oldukça mahkemelik olan var. Genede durum pratik olarak söylemek gerekirse bundan ibaret. Başkasının içeriğini kullanmayın yeterli, bu kadar basit ve net. Asıl bahsedecegimiz konuda oldukça net ama bir yandanda göreceli olan Topluluk Kuralları. Evet, YouTube politikaları sadece teliften ibaret degil, YouTube kullanıcılarını bir topluluk olarak değerlendirirsek, birde bu toplulugun güvenli bir YouTube deneyimi geçirmeleri açısından, YouTube tarafından oldukça önem gösterilen bir Topluluk Politikası’da var.

YouTube Toplulugu Ve Kuralları

YouTube Topluluk Politika’ları dediğimiz gibi, hem net, hemde görecelidir. “Senin rahatsız oldugun durumdan ben rahatsız değilim” gibi mantık, belki görecelilik kapsamı içinde değerlendirilebilir fakat net şekilde suç teşkil eden, istismar, ırkçılık, şiddet içeren içerikler kati süretle yasaktır. YouTube’ın, Topluluk Kuralları için ne dediğine kuş bakışı bir göz atalım. “Rahibeler, yaşlılar ve beyin cerrahlarına özel türden bir saygı istemiyoruz. Siteyi kötüye kullanmamanız yeterlidir. YouTube’da topluluğun kullanımına sunulan her güzel özellik, içinde belirli bir güven düzeyini barındırır. Biz sizin sorumluluk sahibi olduğunuza güveniyoruz ve milyonlarca kullanıcı da bu güvene saygı duyuyor. Lütfen bu kişilerden biri olun.” bu kadar basit gibi görünse de, aslında sınırları ve ihlalinde olabilicekleri de bir değerlendirelim. Fakat önce bu Topluluk Kuralları’nı kısa başlıklar ve özet şeklinde değerlendirirsek; Çıplaklık veya cinsel içerik ilk olarak sıranın başında yer alabilir. YouTube, pornografi veya müstehcen içerikler için kesinlikle doğru bir yer değildir. Bu içerikler şayet videonuzda mevcut ise, kendinizin videosu olsa bile bu videoyu YouTube’da yayınlamanız ihlal kapsamına girer. Ayrıca, çok daha ciddi bir suç olan çocuk istismarıda tahmin edebiliceginiz üzere YouTubenin en hassas olan noktalarından biri, kendi ifadeleri ile yazmak gerekirse “hukuki yaptırım kurumlarıyla yakın çalışmalar içinde olduğumuzu ve çocuk istismarını ihbar ettiğimizi unutmayın.” açıklamaları, konuya ne kadar ciddi yaklaştıklarını ve bu konuda zerre şaka yapmadıkları ortadadır. Şiddet barındıran veya sansürlenmemiş içerik ise ayrı bir Topluluk konusudur. Yani içeriğinizin temel amacı sarsıcı olma, şaşkınlık yaratma veya saygısızlık yapma olan, şiddet barındıran ya da kan gösterilen içeriklerin yayınlanması uygun değildir. Bu durum da başınızı ağrıtabilir. Şayet içerikleriniz, belgesel yada haber tarzı bir durumla ilgiliyse bile izleyenin bunun bilincinde olacak şekilde yayınlanması gerekir.

youtube_yuzunden_hapis

Özetle YouTube diyor ki; Şiddete özendirmeyin, kaos yaratıcak içerikler paylaşmayın ve en önemlisi izleyenin kalp spazmı geçirtecek kadar yoğun, rahatsız içerikler size dertten başka birşey kazandırmıcaktır. Bu noktada ikinci bir başlık açılabilir ki, bunu nefret söylemi barındıran içerik olarak isimlendirebiliriz. YouTube, daima kendini özgürce ifade edilmesi taraftarı bir platformdur, dogru. Fakat bu ifadeler birleştirici bir etken taşıması önemlidir. Yani bu durumda tam tersi, ırkçı ve daima ötekileştirici, ötekileştirilen tarafıda nefretle kışkırtıcı içerikler, zararlı kapsamında değerlendirilir. Gene YouTube’dan alıntı yaparsak “ırk veya etnik köken, dini inanç, engellilik, cinsiyet, yaş, uyruk, gazilik durumu ya a cinsel tercih/cinsel kimliğe göre bireylere yada gruplara karşı şiddet uyandıran veya şiddete göz yuman, esas amacı bu temel karakteristiklere dayalı nefreti teşvik etmek olan içeriği desteklemeyiz. Bu hassas bir denge unsuru olmakla birlikte esas amacı korunan bir gruba saldırıda bulunmak olan içerik, sınırı aşmış sayılır.”. bu söylemlerini dikkate almalısınız. Zira bunlarda aslında nezaket gibi, kişiye özgü uyulması kurallar değil, hukuksal olarak da, suç temsil eden resmi suçlar kapsamına girer.

YouTube zararlı veya tehlikeli içerik olarak belirlediği videolara yaş sınırlaması getirebilir. Bu da göreceli bir durumdur aslında. Fakat burada esas olan özellikle çocukların bu içeriklerden etkilenmesidir. Yani belki içeriginiz, sadece biraz tehlikeli fakat yayınlanabilir özelliklerde olabilir. Bu durum ekstra bir kural ihlali olmadıgı surece de YouTube’da yayınlanabilir. Fakat 18 yaş altı tarafından ve YouTube’da hesabı olmayanlar, daha dogrusu 18 yaşının üstünde oldugunu sisteme kanıtlayamayanlar tarafından izlenemez. Bu nokta, aslında hem sizi yasal bir problemden, hemde çocukları koruyan, YouTube kuruldugundan beri var olmuş önemli bir uygulamadır.

Velhasıl bu içeriklerden hiçbirini paylaşmamış olsanız bile, yapmamanız gereken bir eylem daha var. Tehdit. Saldırgan davranışlar, hatta birini tehditkar ve rahatsız edici bir şekilde sürekli olarak takip etme, tehdit, taciz, üçüncü bir şahsın gizliliğin ihlal edilmesi, diğer üyelerin kişisel bilgilerinin ifşa edilmesi, başkalarını şiddet eylemlerinde bulunmak üzere kışkırtma veya Kullanım Şartları’nın ihlal edilmesi YouTube tarafından çok ciddiye alınmaktadır. Bununla birlikte, tehdit altındaki bir kişi yasal haklarını da kullanıp, sizi bu yaptıgınız eylemden dolayı hukuksal yollara başvurabilir ve sonuç almaması için hiç bir engel yok.

Niyetiniz Kötü Olmasa Bile

Bütün bu yazdıklarımız, aslında bir çogunuzun alakası bile olmayan durumlar oldugunun farkında fakat bilgilendirme olarak gene yazmakta sakınca görmediğimiz konular. Zira pratikte kagıt üzerinde herşey net ve ortada iken, çizginin farkında olmadan aşılması, hiç yaşanmamış ve günümüzde de hiç yaşanmayan şeyler değilller. Hatta işin içinde art niyet dahi olmasa bile, bu YouTube Topluluk Kuralları ihlalini bir şekilde atlatıp, paylaşılmış ve ortaya istenmeyen sonuçlar çıkması, görülmemiş bir durum degil. Buradan, şu sonucu çıkarabiliriz. Her ne kadar YouTube sahip oldugu ekosistemi olabildiğince sistematik ve güvenli tutmaya çalışsa bile, içeriklerden tamamen sorumlu olan ve sorumluluk alması gereken bizzat içerik üreticisi, yani sizsiniz.

Özellikle eğlence amaçlı videolarınızda, ki bu videolar şaka içerikli olabilir yada mesela mizah olabilir, her halukarda niteliği hiç farketmeksizin, farkında bile olunmadan Topluluk Kuralları’ndan öte hukuksal Kuralları çiğneme riski vardır. Ki bu durumun bir çok örneği de vardır. Bunun yanında kategori örnegimizi mizah üzerinden verdik fakat sadece mizahla da kalmayıp, herhangi bir kategoriden dahi bu sonuçlar çıkabilir. Hatta haber niteliği dahi taşıyacak kadar büyük olabilir. Bu konuda, en güzel anlatıyı, güncel olarak yaşanmış iki örnek üzerinden açıklayalım. Böylelikle, sadece iyi vakit geçirme amaçlı bir içeriğin nelere yol açabilicegini, daha iyi açıklamış olacagız sanırız.

İlk örneğimiz İngiltere’den. 700.000 aboneye sahip, dünya genelinde de bilinen ve tamamen şaka içerikli videolar üreten Trollstation kanalının dört üyesi, yaptıkları bir şakadan dolayı hapse girdi. Evet, şaka gibi ama gerçek. Şaka yüzünden hapse girmeleri gerçek yani. Sözkonusu kanal, tamamen şaka amaçlı sahte bir hırsızlık videosu çekmişler, ki videonun tarihi 2015 oldugunu da belirtelim. Hatta bu sözkonusu şaka videosu, içeriginde sahte bir adam kaçırma gösterisi dahi içeriyormuş. Ve bakın ne oldu ? iki sene sonra “halk içerisinde tehdit unsuru kullanmak”tan, bu sene içerisinde kanalın dört üyesine hapis cezası kararı çıktı. Londra’nın prestijli iki galerisi olan National Portrait Gallery ve Tate Britain’ de, tamamen şaka amaçlı çekilen videoda, bir kişi de baygınlık geçirmiş, sözkonusu şaka, ciddi bir suç unsuruna dönüşmüş. Sözde çalınan tablolar, önceden satın alınmış ve şakada kullanılan bütün herşey efekt olsa dahi ve hatta YouTube’da iki yıldır yayınlansa bile, genede kanal sahiplerinin hapis cezası almalarına engel olamamış. Yirmi günden, dokuz aya kadar varan, “toplumu tehdit edici ve şiddet içeren davranışlar” suçlarından hapis yatan kanal sahiplerinin amacı, muhtemelen sadece eglenmekti. Tıpkı sizin gibi. Fakat gördüğünüz gibi sadece bir YouTube videosundan, hukuksal olarak hangi noktaya gelinebilir? sorusunun cevabına bir örnek olarak en uygun seçeneklerden biri oldular.

youtube_hapis

Bu verdiğimiz, sadece milyarda bir görülen “Bir YouTube Kazası” şeklinde bir örnek değil, benzeri bir çok olay yaşanmış ve yaşanmakta. Matthew Cordle isimli bir YouTube kullanıcısı, yaptıgı bir araba kazasıyla bir kişinin ölümüne sebebiyet vermiş ve bunu YouTube’a koymasıyla hayatını kopmle değiştiren bir hamle yapmıştır. Bir başka ilginç örnek olarak, Vlogger Willem, yayınladıgı bir videodan dolayı 15 yıl ile yargılanıyor. “Tren sörfü” dedikleri bir tehlikeli eylem içeren videosunu YouTube’a yüklemesi ve sözkonusu trenin sahibi olan şirketin de, yetkililere haber vermesiyle başlayan bu süreç, “bu eylemin genç kullanıcılara örnek olmak ve özendiriciliğini engellemek için” haklarında soruşturma başlamasıyla devam etmiştir. YouTube’ın özellikle bu konudaki hassasiyeti, zaten bu durumları kısıtlamak amaçlı oldugunu ve ihlalinin nelere yol açabilicegi konusunda ideal bir örnek olarak gösterilebilir.

Masum Kötüler Ve Gerçek Kötüler

YouTube’ın bilinen isimlerinden Vitali isimli kanal ise, canlı bir yayın sırasında gerçekleştirdiği bir protestodan dolayı karakolluk olmuştur. Burada YouTube’ın kişileri tehdit, taciz ve hakaret kuralının altını çizmek isteriz. Gördügünüz gibi ihlali durumunda tek sıkıntı YouTube kapsamı içerisinde gerçekleşmiyor. YouTube Kural Engeli’ni aşsa bile, sanal dünya haricindeki yani gerçek hayatınıza bire bir etki edebiliyor. Çok şaşırtıcı şekilde başka bir örnek olarak, Ruslan Sokolovsky adındaki YouTube içerik üreticisinin, kilisede Pokemon avına çıktığı bir videoyu YouTube’a yüklemesiyle, hakkında 7 yıl hapis istemiyle dava açıldıgını belirtelim. Suçlama ise “Dini duyguları gücendirmek ve nefret” . Bu da, farkedeceginiz üzere YouTube,ın yapmayın dediği eylemler arasında. YouTube, kullanıcılarına sağladıgı imkanların suistimal edilmesi durumunda sorumluluk kabul etmez. Hatta suistimal eden bu kullanıcıyı, sadece sisteminden saf dışı bırakmakla kalmayıp, hukuksal olarak da, adaletin sağlanması adına sistemle işbirliği yapar ve yapmalıdır da.

youtube_hapis

Bu duruma örnek vermek istersek; Mike Lombardo isimli tamamen YouTube’da piano çalarak kariyer sahibi olan bir kullanıcının, elindeki bu avantajı çocuk istismarı için kullanması, gene YouTube’ın işbirliğiyle hapse girmesine neden olmuştur. Özellikle çocuk istismarı konusu sosyal platformlarda en ciddi suçtur ve YouTube bu konuya özellikle hassas davranır. mesela JinBop isimli kullanıcının sözkonusu bu suçu işlediği eylemlerin videolar, bizzat YouTube tarafından tespit edilip hayatının büyük çougunlugunun hapiste geçirmesi sağlanmıştır. Bilerek yada bilmeyerek YouTube videolarının halka açık oldugu ve sizi rahatsız edicek ne varsa başkalarınıda rahatsız edebilicegi, rahatsızlık bir yana, yaptıgınız eylemlerin, davranışların birer suç teşkil edip sadece bilgisayarınızı kapatmanızla kapanmayacakları, sadece YouTube üzerinde degil, sosyal medya platformlarının herbirinde dikkat edilmesi gereken bir konu. Burada örnek verdiklerimizin bazıları, muhtemelen zaten alakanız bile olmayan konular. Fakat bazıları da gördügünüz gibi niyet olarak gayet masum olsada, işlev açısından çok ciddi ihlallere kadar uzanan ve sonu hukuksal anlamda istemeyeceginiz sonuçlar dogurabilen davranış şekilleri olabiliyor. Bu açıdan son bir örnekle konunun ne kadar “nereden nereye?” mantıgını açıklamak isteriz. sözkonusu verecegimiz örnek YouTube gündeminde de oldukça yer etmiş ve ne kadar dikkatli olunması konusunda bir uyarı niteliği taşımaktadır.

Sonuç Olarak

Amacınız ne olursa olsun, dikkat çekmek, fikir belirtmek yada mizah amaçlı.. niyetiniz hiç farketmeksizin Topluluk Kuralları’na biat etmeniz başınıza gelecek ve hiç tahmin etmeyeceginiz sonuçlara varabilen sorunlarla ugraşmamanız açısından önemlidir. Amerika Birleşik Devletleri’nde YouTube’da ön plana çıkmak adına Dadyofive isimli kanalda, komedi temalı ve çocuklarıyla dalga geçme üzerine içeriklerini oluşturan bir aile, yakın zamanda çocuk istismarı suçlamasıyla sözkonusu çocukların vilayetini kaybetmiştir. Kendi ifadeleri ile sadece komedi maksatlı çektiklerini belirtmelerine ragmen, çocukların biyolojik anne babası tarafından şikayet edilmiş ve çocuklar şimdilik geçici olarak ellerinden alınarak, sözkonusu biyolojik aileye verilmiştir. Amerika Birleşik Devletleri basınında da geniş yankı uyandıran bu olay YouTube’ın toplumsal olaylarda ne kadar önem taşıdıgını ve paylaştıgımız içeriklerin sorumlulugunun ne kadar büyük oldugunu, sonuçlarının nerelere varabilicegine dair iyi bir örnek olarak görülebilir. Örnegimize dönersek, biyolojik anne ve baba, yaşadıklarını ve durumu gene YouTube üzerinden paylaşmış yaptıkları hatanın 3.bir göz üzerinden (YouTubeden izlemeyi kastediyor) izlenildiğinde çok daha belirgin oldugunu ifade etmiş. Fallston Group grup adında bir medya yönetimi ve halkla ilişkiler şirketiyle çalışan çocukların biyolojik ailesi, 28 Nisan günü şirket tarafından yayınlanan bir bildiriye de konu oldu. Bu bildiride çocukların YouTube üzerinde şov amaçlı kullanımlarının gelişmelerini de engellediği özellikle belirtildi ki, bu hem ülkemizde hemde dünya genelinde oldukça tartışılan konulardan biri. Evet belki Topluluk Kuralları’na aykırı bir durum olmasa dahi, çocukların gelişimleri adına YouTube videolarında sergilenmesinin ne kadar sağlıklı oldugu, oldukça karışık bir konu. YouTube bu konu üzerinde bir düzenleme yada kısıtlama getirecekmi bilinmez fakat ülkemizde de çocuklar üzerine yogun şekilde kanallar mevcut. Sürekli ilgiye alışmış bir çocugun, bu ilgi yoksunlugunda gelişimini ve ruh saglıgını etkilediği psikolojik olarak bir gerçek olmakla birlikte, bu konuda şimdilik bir kısıtlama yada YouTube tarafından belirtilmiş bir açıklama bulunmuyor. Dediğimiz gibi bu oldukça göreceli, birazda kullanıcıların insifiyatında olan bir konu.

Verdiğimiz örneklerin çeşitliliginden, bahsettiğimiz konunun ne kadar büyük kapsamlı ve göreceli oldugunu anlatabildiğimizi varsayarsak, temelde suç olan içeriklerin heryerde suç oldugunu fakat bunun dışında bu kuralların ne kadar esnetilebilicegi konusunda, sözkonusu olanın bizim fikrimiz değil, genel tabular ve kanunlar olacagını bir kere daha hatırlatmak isteriz. Zira bu kanunlar ülkeler bazında biraz değişiklik gösterse bile, temelinde globaldir. Özellikle interpol dediğimiz uluslararası suç biriminin varlıgıda, dünya genelindeki bu sözkonusu suçlar üzerinedir. O yüzden belirttiğimiz gibi, amacınız ne kadar masum olursa olsun, kuralları ihlal ettiğimiz anda, sadece içinde bulundugumuz ülkenin kurallarından degil, tüm dünya genelindeki genel suç unsurları kapsamında degerlendiriliriz. Yani İzmir’deki evinizden, İngiltere kralına hakaret etmeniz her halukarda hem suç, hemde YouTube Topluluk Kurallarına aykırı bir davranıştır. Özetlersek; yazımızın başlıgındaki konu olan “YouTube bizi hapse gönderebilirmi?” sorusunun cevabı, evet kesinlikle gönderebilir şeklinde verilebilir.

By |2017-05-12T20:47:22+00:00Mayıs 12th, 2017|YouTube|0 Comments

About the Author:

Leave A Comment